Kültürel Farkındalık ve Küresel İK

Kültürel Farkındalık ve Küresel İK: Birbirimizi daha iyi anlama yolculuğu

Merhaba dostlarım, bugün sizlerle çok özel bir konuyu paylaşmak istiyorum: Kültürel Farkındalık ve Küresel İK. Ne alakası var diye düşünüyor olabilirsiniz, ama bir dakika verin ve hemen açıklıyorum.

• Kültürel farkındalık
• Küresel İnsan Kaynakları

Bunlar, birbirleriyle derin bir bağlantıya sahip olan iki kavram. Çalışma hayatı ve kişisel yaşamımdan edindiğim tecrübelerle birlikte, bunu ne kadar açıkça görebiliriz birlikte bakalım.

Kültürel Farkındalığın Önemi

Bir süre San Francisco’da yaşadığımı biliyor muydunuz? Elbette bilmiyordunuz çünkü daha önce hiç bahsetmedim. Ancak bu, hayatımı önemli ölçüde etkileyen bir deneyimdi. Orada çalışırken, farklı kültürlerden gelen insanlarla birlikte olma ve onları anlama fırsatım oldu. İşte bu noktada, kültürel farkındalığın ne kadar önemli olduğunu ilk elden gördüm. (1)

• Temel düzeyde, kültürel farkındalık; farklı inançlara, değerlere ve alışkanlıklara sahip diğer insanları anlama yeteneğimizi ifade eder.
• Daha geniş bir kapsamda bakarsak, kültürel farkındalık; etrafımızdaki dünyayı daha geniş bir perspektiften görmemizi, insanlar arasındaki ortaklıkları ve farklılıkları kabul etmemizi sağlar.

Aslına bakarsanız, kültürel farkındalık kişisel yaşamımızda olduğu kadar profesyonel yaşamımızda da önemlidir. İş dünyasında da tıpkı kişisel yaşamımızdaki gibi farklı kültürlerden gelen insanlarla sürekli olarak etkileşimde bulunuruz. İşte bu noktada devreye Küresel İK giriyor.

Küresel İK ve Kültürel Farkındalık

Küresel İnsan Kaynakları, farklı kültürlerden gelen çalışanların ihtiyaçlarını, beklentilerini ve değerlerini anlamayı ve bu insanları bir araya getirerek etkili bir şekilde çalışmayı sağlamayı hedefler. Bu, kültürel farkındalık olmadan mümkün olmazdı. (2)

Kendimden bir örnek vermek gerekirse; San Francisco’daki işimde farklı kültürlerden gelen çalışanları yönetiyor ve genellikle karşılaştığımız zorlukların temelinde kültürel farklılıklar yatıyordu. Ancak ne zaman kültürel farkındalığımızı kullanıp bu farklılıkları bir zenginlik olarak görmeye başlasak, her işin üstesinden daha kolay gelebildik. (3)

Sonuç

Önemli olan, farklılıklarımızı bir zenginlik, bir öğrenme fırsatı olarak görebilmek ve kültürel farkındalığımızı artırmaktır. Bu, hem kişisel hayatımızda daha doyurucu ilişkiler kurmamızı, hem de iş dünyasında daha etkili bir lider olmamızı sağlayabilir (4).

Umarım bu yazıyı beğenmişsinizdir. Kültürel farkındalık ve küresel İK hakkında daha fazla düşünmenize ve belki de kendi farkındalığınızı biraz daha artırmanıza yardımcı olmuştur. En önemli olanı hatırlamak gerekirse: Hepimiz farklıyız ve bu harikadır!

Sevgilerle, blog yazarınız.